top of page

Günlük Hayatta Kullanabileceğiniz 20 İngilizce Kalıp

Yazarın fotoğrafı: yldzge35yldzge35

İngilizce Kalıpları Bilmek Neden Önemli?

İngilizce günlük hayatta kullanılan kalıpları bilmek bize bu dili öğrenmede pek çok katkı sağlar. Örneğin bir kalıbı bildiğimiz zaman bu kalıp türetilerek pek çok yeni cümle elde edilebilir. Bu da aslında İngilizceyi öğrenirken kendimizi daha iyi ifade edebilmemizi sağlar.


İngilizce kalıpları en çok dizi film veya program izlerken çok fazla şahit oluruz. Fakat çoğumuz altyazıları kendi dilimizde izlediğimiz için bu kalıpların çoğuna dikkat bile edemeyiz. Bizde İzmirtalk ekibi olarak sizler için günlük hayatta en çok işinize yarayacak 20 İngilizce kalıbı derledik.



1) Look Forward To

İngilizcede en çok kullanılan kalıplardan olan "look forward to" Türkçede "dört gözle bekliyorum" anlamındadır.

Örnek:

  • We look forward to receiving payment for the services detailed above.

  • I look forward to hearing from you soon.

  • I have always enjoyed your writing and look forward to continuing to do so.



2) I Really Appreciate...

Bu İfadeyi birine teşekkürlerini sunmak için kullanabilirsin.

Örnek:

  • I really appreciated your help yesterday afternoon.

  • Your help would be appreciated on this matter.

  • Tom appreciated all the letters Mary sent him while he was in prison.



3) More or Less

Sayısından ya da miktarından emin olamadığınız bir şeylerden bahsederken sıklıkla kullanabilirsiniz. "Aşağı yukarı" anlamına gelir.

Örnek:

  • You know, everyone is more or less mad on one point.

  • To get these kind of jobs, you should have more or less four different work experiences.



4) If I Were You...

Türkçede "senin yerinde olsam" anlamını taşır.

Örnek:

  • I should give up thinking of Ali if I were you.

  • I wouldn't fight with her if I were you.

  • I'd stay in İzmir if I were you.



5) As Soon As Possible

"En kısa zamanda" anlamına gelir ve essaylerde karşınıza çıkabilecek bir kalıptır.

  1. as soon as + past tense + past tense

  2. past tense + as soon as + past tense olarak kullanılabilir.

Örnek:

  • As soon as I went home, I had taken a shower.

  • I have to go to the bakery as soon as it opens.



6) Give me a hand

"Bana yardımcı ol ""bana yardım et" ve "şu işe bir el at" anlamları vardır.

Örnek:

  • Can you give me a hand with that?

  • Can you give me a hand with this table?


7) Guess What?

Türkçede "tahmin et,noldu? anlamında kullanılır bu kalıp karşıdaki insana merak uyandırmayı amaçlar.

Örnek:

  • I called him and guess what? He didn’t pick up.

  • I was happy and guess what? He ruined everything

  • I had the money but guess what, they didn’t have any tickets left



8) Shame On You

"Yazıklar olsun!" "utan" anlamındadır. Gerçekleri karşıdaki insanın yüzüne vurmak için kullanılır.

Örnek:

  • I can't believe you lied to her - shame on you!

  • Shame on you both.

  • Shame on you for lying.



9) Just About To

Çok yakında bir şeye başlayacağınız zaman, bir şeyi "hemen yapmak üzeresiniz" demektir.

Örnek:

  • I am just about to send those message.

  • I am about to go and pick up some tea. Do you want anything?


10) Never Mind

"Boşver" anlamındadır bunu yanı sıra "ona aldırma ,umursama" gibi anlamları da vardır.Birini görmezden gelmek için ya da bir olayı umursamadığımız zamanlarda kullanılır.

Örnek:

  • Never mind me, what about you?

  • Never mind him, he’s trying to annoy you

  • Never mind about that, we’ll go and buy a new one.


11) Actually ( l Thought...)

Biriyle aynı fikirde olmadığınızda, "Aslında düşündüm ki...", "Hayır" veya "Yanılıyorsun" demekten daha nazik ve kibar görünmenizi sağlayacaktır. Bu ifade, başka birinden farklı bir fikriniz olduğunda kullanılır.

Örnek:

  • You actually thought that this would fit me?

  • I want to know what you actually thought, so please give me notes.


12) Just a Little

"Sadece biraz" anlamındadır. Bir şeyin çok az yapıldığını ifade etmek için kullanılır.

Örnek:

  • Let's stay just a little longer.

  • No, just a little tired, that's all.

  • You know, she's just a little girl.


13) As Easy As Pie

"Çok kolay" anlamındadır.Birşeyin basitliğini vurgulamak için kullanılır. "Çocuk oyuncağı" anlamı da vardır.

Örnek:

  • Busting into the upper crust as easy as pie.

  • It's as easy as pie for him.

  • Finding her would be as easy as pie.


14) Bend Over Backward

"Çok fazla Çabalamak" ,"elinden geleni yapmak "yani birşeyi birden fazla kez denemek anlamına gelir.Fazla emek sarfettiğimiz işlerden bahsederken kullanılır.

Örnek:

  • I bend over backwards for you every time you need something.


15) Couldn't Be Better!

Bulunduğu cümleye "daha iyisi olamazdı" anlamı katar.

Örnek:

  • There couldn't be a better occasion to wear it!"

  • Everything about this office couldn't be better!

16) Same As Always

"Her zamanki gibi ""değişen bir şey yok" anlamında kullanılır.Günlük olağan şeylerden bahsederken kullanımı tercih edilir.

Örnek:

  • "Wednesdays, Thursdays, same as always".

  • You look the same as always".


17) Poor You

"Yazık sana" anlamını verir.Bunu çok ciddi olmayan kötü durumlara yanıt vermek için kullanın.Karşıdaki insanı küçümseme anlamı da vardır.

Örnek:

  • Poor you. It's my business not yours.

  • I can't believe it. Poor you.


18) Can't Stand

Bir şeye veya birine dayanamadığını veya katlanamadığını belirtmek istediğinde kullanılan bir kalıptır.

Örnek:

  • I can't stand cold weather.

  • I can’t stand sitting under the sun.


19) I’d Recommend

Karşıdaki insana "şunu tavsiye ederim" anlamını verir.Kendi fikrimizden bahsederken kullanılır.

Örnek:

  • I’d recommend going to the doctor.

  • I 'd recommend studying hard.


20) As a case in point

Örnek bir durumdan bahsederken kullanılır. Bir önceki duruma atıfta bulunur.

Örnek:

  • Supermarkets often charge too much for goods. Bananas are a case in point.




 
 
 

Comments


© 2020 izmirtalk

bottom of page